Aydın Erdemli BUSİAD’ın ’açık kapı’ konuğu oldu
ASAYİŞBursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin (BUSİAD) geleneksel etkinliklerinden olan Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşileri’nin bu ayki konuğu Gedik Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Erdemli oldu.
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin (BUSİAD) geleneksel etkinliklerinden olan Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşileri’nin bu ayki konuğu Gedik Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Erdemli oldu.
BURSA (İGFA) - Bursa Felsefe Kulübü’yle birlikte düzenlenen ve BUSİAD Evi’nde gerçekleştirilen “Aydınlanmanın Kıyısında” başlıklı etkinliği, Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Becermen yönetti.
Prof. Dr. Aydın Erdemli, “Aydınlanma, aydınlanma bilinciyle, merakla, cesaretle ve sorgulama ile gelişir. Umursamadığımız bir konuda aydınlanma mümkün değildir” diyerek, “aydınlanma üstüne yapılan övgü dolu her söylev, aslında aydınlanmanın üstünü karartır” ifadelerini kullandı.
Aydınlanmanın üç ana uzanımının olduğunu da belirten Prof. Dr. Erdemli, şunları kaydetti:
“Birincisi aydınlanmadan haberi bile olmadan yapılan aydınlanmacı tavır vardır. Bunun en güzel örneği Tales’tir. İkinci olarak birey aydınlanmacı bir tutumla aydınlanma üzerine çalışır. Bunun en güzel örneği de Immanuel Kant’tır. Üçüncü olarak da birey aydınlanmacı bir çalışma yapar ama aydınlanmacı bir tutumu yoktur.
Aydınlanma nerede başlar? Aydınlanma, yaşadığının ayırdına varanların bir etkinliğidir. Her birimizin aydınlanması kendimizden başlar. İlk aydınlanma beden farkındalığı ve bilincindedir. Aydınlama bireyseldir. Kimse kimseyi aydınlatamaz. İnsan çok yaşamalı bir varlıktır. O her aşamada aydınlanma ihtiyacı duyar. İnsan yaşamasının her yanında aydınlanma ihtiyacını duyar. Aydınlanma bir tür meydan okumadır. Bireyin kendisindeki bir duruma meydan okumasıdır. Aydınlanan insan erkini özünden alan insandır.
Immanuel Kant, “Aydınlanma, insanın kendi suçu ile düşmüş olduğu ergin olmama durumundan kurtulmasıdır” der. Peki nedir ergin olmama durumu, tembelliktir. Aydınlanma yaşanıyorsa vardır, yaşanmıyorsa yoktur. Spinoza, “İnsan aklını kullandıkça kendisi olur. Kendisi oldukça özgürleşir. Bunu engelleyen tek şey vardır tembellik” der. Aydınlanamayanın özgür yaşadığından söz edilemez. Aydınlanma işine girdiyseniz yalnız olmayı göze aldınız demektir".
Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Erdemli’ye etkinlik sonunda BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar tarafından Derviş Fincan Seti hediye edildi
İlginizi Çekebilir