© Gündemdeyiz

Baş ağrısını hafife almayın

Uzun süren ve ilaçlarla geçmeyen, günlük aktiviteyi de etkileyen baş ağrıları ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Bu durumda kesinlikle geç kalmadan bir uzmana muayene olmak...

Uzun süren ve ilaçlarla geçmeyen, günlük aktiviteyi de etkileyen baş ağrıları ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Bu durumda kesinlikle geç kalmadan bir uzmana muayene olmak gerekiyor.
Azerbaycanlı 48 yaşındaki migren tedavisi gören bir hasta, ağrıları şiddetlenince yapılan tetkikler sonrası beyninde tümör olduğu anlaşılınca ameliyat olmak için Almanya ve İsrail tavsiye edilmesine rağmen İstanbul'u seçti.
İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi VM Medikal Park Florya Hastanesi'nde Beyin Sinir ve Omurilik Cerrahi uzmanı Prof.Dr. Hidayet Akdemir'e muayene olan Azerbaycanlı hastada yüksek ateş, anlamız konuşma, ense sertliği ve menengeal iritasyon bulguları görüldü. Ayrıca sol göz kapağı düşük (pitoz) ve sol göz sinirlerinde felçler yanında görme kaybı tespit edildi.
Prof.Dr. Hidayet Akdemir, Yrd. Doç. Dr. Türker Karancı, Yrd Doç.Dr. Vedat Kendir'den oluşan ekip tarafından yaklaşık 5 saat süren ameliyat sonrası büyük kanamalı iyi huylu hipofiz adenomunun tamamı alındı.
Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Akdemir, "Yapılan ilgili konsultasyonlar ve görüntüleme yöntemlerinde sellar ve supra sellar bölgede büyük tümör, bu lezyon beyin omurilik suyunun (BOS) dolanımın engellemesi sonrası akut hidrosefali tablosu olduğu tespit edildi. Yapılan değerlendirmeler sonrası acilen beyin ameliyatı olması kararı alındı. Hastaya önce beyin BOS basıncını normalleştirmek için şant işlemi yapıldı aynı seansta beyin yoluyla tümör ameliyatı yapıldı. Bu işlem esnasında tümörün göz sinirlerine baskı yapan kısımları ve kanayan tümör dokuları boşaltıldı. İkinci bir seansta burun delikleri yoluyla girilerek (endoskopik hipofizektomi) geride kalan tümörün tamamı boşaltıldı. Hastaya yapılan bu kombine cerrahi işlemler sonrası hasta komadan erken dönemde çıkarak şuuru açıldı, kapanan sol göz kapağı iyileşmeye ve sol gözü tekrar görmeye başladı. Tümörün yapılan patolojik çalışması iyi huylu hormon salgılamayan hipofiz adenomu + pitiuter apopleksi olarak rapor edildi" dedi.
Akdemir, bu tür hipofiz makroadenomların tüm beyin tümörülerinin takriben yüzde 10-15 ini teşkil ettiğini, bu adenomaların ise yüzde 0.9-8'i hastamızda olduğu gibi tümör içerisine kanayarak (pitüiter apopleksi) acilleşmektedir. Bu hastamız da olduğu gibi bazen hipofiz adenomları tümör içerisinde kanadığından sol gözünde ani görme kaybı ve göz sinirleri felçlerine neden olmakta, ayrıca çok kısa süre içerisinde beyin su dolanımının engellenmesi sonucu artan kafa içi basıncı hastanın şuurunu bozarak komaya neden olmaktadır. Hormon salgılamayan hipofiz büyük adenomları nadiren tümör içerisine kanamakta, hastamızda olduğu gibi kısa sürede cerrahi müdahale edilirse hastaların şuur açılmakta, komadan çıkmakta göz sinirlerindeki felçler ve görme kaybı iyileşmektedir" dedi.
Akdemir, bu nedenlerden dolayı baş ağrısını önemsenmesini ve hafife alınmamasını daha da önemlisi geç kalmadan ilgili branşlardan Beyin sinir cerrahisi, Endokrinoloji ve göz hekimlerine muayene olarak böyle acil durumlarla karşılaşmadan tıbbi müdahale yapılmasının önemini vurguladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER