Başkan Yardımcısı Yıldırım'dan öğretmenlerin performans açıklaması
GENELEğitim Bir-Sen Adıyaman Şube Başkan Yardımcısı Habip Yıldırım, öğretmenlerin performans değerlendirmesi uygulamasına tepki göstererek, "Öğretmenlik, doğası itibarıyla sürekli...
Yıldırım, yaptığı açıklamada, "Öğretmenlik, doğası itibarıyla sürekli denetime, eleştiriye ve değerlendirmeye açık bir meslektir. Bir öğretmen başarı ya da başarısızlık durumuyla sürekli yüzleşme içerisindedir. Asıl sıkıntı, başarısız olduğu halde hiçbir şekilde değerlendirmeye tabi tutulmayanların bulunmasıdır. Son yıllarda özel sektör özentisiyle iş dünyasının dinamiklerini ve çalışma ilişkilerini kamuya aktarırsak, kamu hizmetinin niteliğinin artacağı şeklindeki patron anlayışı bizim için bazı maceraları da beraberinde getirmektedir. Bu hatalı düşünce tarzının son örneği Milli Eğitim Bakanlığı'nca hazırlanan öğretmen strateji belgesine yansımış, söz konusu belgede bütün öğretmenler için zorunlu bir performans değerlendirme sisteminin geliştirilmesi eylem hedefi yer almıştır. Öğretmen Strateji Belgesi, taraflarca istişare edilip revize edilmeye muhtaç, yürütülebilirliği tartışmalı bir belgeyken, bakanlığın bunu pilot illerde seçilen okullarda alelacele uygulamaya koymaya çalışması asla kabul edilemez. Milli Eğitim Bakanlığı'nın aceleci ve plansız bir tavırla hukuki ve kanuni dayanağı olmayan, öğretmene, öğrenciye ve eğitime somut hiçbir katkısının olmayacağı açık olan performans değerlendirme sistemini uygulamaya koymaktaki bu gereksiz ısrarı, hatalara ve mağduriyetlere sebep olacaktır. Her işin ya geri döndüğü ya atıl kaldığı ya da mahkemeye konu olduğu bir kaotik durum hasıl olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı'nın performans ölçümü, başarı değerlendirmesi, rotasyon gibi konularda son on yıllık süreçte yaptığı hazırlıkları ve girişimleri biliyoruz. Bunların hepsinin tek ortak noktası, ilgili tarafların fikirlerinden ve paydaşların katkısından yoksunluktur. Öğretmen strateji belgesindeki öğretmenin mali ve sosyal haklarıyla ilgili özendirici başlıklarla ilgili hiçbir adım atılmamışken, performans konusunda acele adım atılmış olması da öğretmenler adına ayrıca düşündürücüdür. Bunların olmadığı bir zeminde başarıyı, performansı ölçme iddiası, başarı ilanı ya da başarısızlık ithamı yapmaya yönelik bir sistemi hayata geçirme aceleciliği artık alışkanlık haline gelmiş; her işin ya geri döndüğü ya atıl kaldığı ya da mahkemeye konu olduğu bir kaotik durum hasıl olmuştur. Öğretmene not vererek değerlendirme çabası motivasyonun bozmuş, iş barışının sarsmıştır. Öğretmene not vererek değerlendirme çabası, daha önce farklı bir şekilde denenmiş ve okullarda huzurun kaçtığı, motivasyonun bozulduğu, iş barışının sarsıldığı çok net bir şekilde görülmüştür. Mahkemelik olan bu tecrübeden istifade etmeyen, yaşananlardan ibret almayan, sahadan değil, masadan politika belirleyen bu anlayışın performansının değerlendirilmesi bugün eğitimin en büyük ihtiyacıdır" dedi.
İlginizi Çekebilir