Kumbur: "Kirletilen çevre, yok edilen insanlık demektir"
ÇEVREMersin Üniversitesi (MEÜ) Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halil Kumbur, yoğun göç ve doğal kaynakların azalmasının, Mersin'deki çevre...
Kumbur, '5 Haziran Dünya Çevre Günü' dolayısıyla yaptığı açıklamada, sürdürülebilir yaşamı ve çevreyi tehdit eden küresel ısınma, iklim değişikliği, su, hava, toprak, gürültü, görüntü kirliliği, atık bertarafı, çölleşme, nesli tükenmekte olan hayvanların avlanması gibi çevre sorunlarının, global ölçekte alınacak önlemler ile engellenebileceğini belirtti. Bu nedenle, her ülkenin çevre yönetimi konusunda ortak bir paydada buluşması ve alınan kararları eksiksiz olarak uygulaması gerektiğine işaret eden Kumbur, bu noktada, toplumda yaşayan bütün bireylere önemli görevler düştüğünü kaydetti.
"Yoğun göç ve doğal kaynakların azalması, Mersin'deki çevre sorunlarını arttırdı"
Mersin'in, coğrafi konumu, tarım, ticaret, turizm, sanayi, liman, sosyal, kültürel, spor, serbest bölge, enerji, ulaşım, lojistik, ar-ge ve inovasyon, ithalat, ihracaat gibi sektörel faaliyetleri ile Türkiye'nin olduğu gibi Ortadoğu ve dünyanın da önemli bir kenti olduğunu vurgulayan Kumbur, "Bütün bu sektörel faaliyetler ve son yıllarda yoğun göç alması nedeniyle yaşanan nüfus artışı, doğal kaynakların azalmasına ve çevre sorunlarının artmasına neden olmuştur. Özellikle çarpık kentleşme ile ormanlar, ağaçlık alanlar ve verimli tarım arazileri tahrip edilmektedir. Ayrıca ulaşım ve altyapı yetersizlikleri, gürültü, görüntü, su, hava ve toprak kirliliği, enerji, deniz, kıyı, tarihi ve kültürel çevredeki sorunlar, mevsimsel çevre sorunları, atıkların bertarafı, sulama suyu gibi sorunları ülkemizde ve bütün kentlerimizde belirli ölçülerde mevcuttur. Mersin ve diğer kentlerimizde ortak olan bu sorunların çözümüne yönelik, çevre bilincinin oluşturulması, yeni ve yenilenebilir teknolojilerin kullanımı, tasarrufa yönelik projeler, geri dönüşüm-kazanım ve temiz üretim projeleri, çevresel risk değerlendirmeleri yapılmalı, bu noktada çevre stratejileri geliştirilmeli ve geleceğe yönelik master planları hazırlanmalıdır" dedi.
Bütün bu projelerin ekonomik ve sürdürebilir olması, aynı zamanda akıllı kent yönetim sistemi kapsamında olması gerektiğini ifade eden Kumbur, "Kirletilen çevre, yok edilen insanlık demektir. Sağlıklı bir çevrede yaşıyor olmak ayrıcalık değil, bir haktır. Unutmayalım ki, başka bir dünya yok. Çevresel bütünlüğün korunması, toplumdaki her bireyin sorumluluğudur. Sürdürülebilir ve kaliteli bir yaşam ancak doğal kaynakların bilinçli kullanımı ve çevresel kalkınmanın sağlanması ile oluşacaktır. Sağlıklı, mutlu ve huzurlu yarınlar için hedefimiz çevremizi korumak ve gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak olmalıdır" ifadelerini kullandı.
İlginizi Çekebilir