Madde bağımlılığında 'ergenlik dönemine' dikkat
GENELTrakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. M. Erdal Vardar, uyuşturucu madde kullanımının ergenlik döneminde başladığını...
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. M. Erdal Vardar, Balkan Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinde, 'Uyuşturucu Bağımlılığı ve Tedavisi' konulu basın toplantısı düzenledi.
"Uyuşturucunun ilk ayağı sigara"
Prof. Dr. Vardar, uyuşturucu madde kullanımında ergenlik dönemine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bize başvuran yani tedavi arayışında olan kişilerden anladığımız kadarıyla gördüğümüz kadarıyla, uyuşturucu bağımlılığı ergenlik döneminde başlıyor. Yani en önemli işin ilk nüveleri ergenlik döneminde atılıyor. Kişi birdenbire oturduğu yerde 'bugün hadi ben uyuşturucu kullanayım, bonzai kullanayım' şeklinde olmuyor bu. Arkadaş çevresi, akran etkisi dediğimiz bir grup içerisindeki etkileşimden başlıyor. Ve ilk kullanılan madde genellikle sigara oluyor, tütün oluyor. 10-15 yaş arasında gördüğümüz tütün kullanmaya başladıktan sonra illegal maddeler arkasından hızlıca geçiş yapılarak kişinin yaşamına giriyor" dedi.
"Madde kullanmamak anormal bir davranış gibi gözükmeye başlıyor"
Prof. Dr. Vardar, madde kullanan ergenin toplumdan uzaklaşarak, kendisine suni bir toplum oluşturma arayışında olduğuna dikkat çekerek, "Ergenlik yıllarında bu madde kullanımı başladığı için genellikle ergen anlaşılırsa madde kullandığı çevresinden soyutlanmaya başlıyor. Okul, arkadaş, aile çevresi kişiyi dışlamaya, soyutlamaya başlıyor. Nitekim tecrit etmeye başlıyor. Okuldan uzaklaştırılıyor, arkadaş çevresi değişiyor, arkadaşları onu istemiyor. Madde kullanan ergen de kendi sosyal çevresini oluşturmaya başlıyor. Uyuşturucu kullanan kişilerle beraber olmaya onlarla arkadaşlık etmeye onların arasına girmeye başlıyor. Bu kişiler de kendileri gibi olan bir sosyal, toksit bir çevre oluşturuyor ve herkes burada madde kullanıyor. Madde kullanmamak anormal bir davranış gibi gözükmeye başlıyor" ifadelerini kullandı.
"Uyuşturucu bütün toplumlar için sorun olmaya devam ediyor"
Dünya genelinde, uyuşturucu ile mücadelenin devam ettiğine ancak tamamen ortadan kaldırmanın ütopik bir durum olduğuna değinen Prof. Dr. Vardar, "Uyuşturucu ile mücadelede devlet politikaları söz konusu, bir takım yasaklamalar, güvenlik tedbirleri bunlar tabi olması gereken önlemler. Bunlar yapılsa da uyuşturucu sorunu maalesef bütün toplumlar için sorun olmaya devam ediyor" dedi.
Teröristlerin gizli silahı 'cesaret hapı'
Prof. Dr. Vardar, terör örgütü kamplarında ele geçirilen 'cesaret hapları' ile ilgili de bilgiler vererek, "Özellikle kişilik bozuklukları olan, daha çok saldırgan eğilimi olan, daha hızlı şekilde eyleme geçen, sonunu düşünmeden hızlı bir şekilde eylemlerde bulunan kişiler, örneğin daha fazla uyuşturucu kullanmaya, risk almaya hevesli oluyorlar. Terör örgütleri kişiyi eyleme geçirmek için ve davranışlarını kontrol etmesini azalttığı için uyuşturucular, bunları da kullanıyor olabilirler. Çünkü uyuşturucu maddeleri, insanların frenleme, kendini tutabilme davranışını ortadan kaldırıyor" diye konuştu.
İlginizi Çekebilir