© Gündemdeyiz

Tüp bebekte 'Embriyo Havuzlama' yöntemiyle annelik şansı artıyor

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Tavmergen, tüp bebekte 'embriyo havuzlama' yöntemi ile annelik şansının...

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Tavmergen, tüp bebekte 'embriyo havuzlama' yöntemi ile annelik şansının arttığını belirterek, 40 yaşındaki bir kadının 25 yaşındaki bir kadın gibi üreme şansına sahip olduğunu bildirdi.
Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde bu yıl 19'uncusu düzenlenen Dünya Tüp Bebek Kongresi'ne katılan, Prof. Dr. Erol Tavmergen, Türkiye'deki ilk tüp bebek merkezinin üniversitelerinde kurulduğunu belirterek, son 10 yıl içinde bu sayının 153'e ulaştığını kaydetti.
Tüp bebek eğitimi almış hekim sayısının bin 103, embriyolog sayısının da 700'e ulaştığını ifade eden Prof. Dr. Tavmergen, "Yeteri kadar tüp bebek uygulaması yapmak için ülkemizin çeşitli bölgelerine dağılmış merkezler var. Bunların yüzde 34'ü kadarı resmi kuruluşlarda, yüzde 66'sı ise özel sektör hastanelerindedir" dedi.

"Eve çocuk götürme oranı yüzde 22-23 seviyelerinde"
2016 verilerine göre 82 bin çifte tüp bebek uygulamasın yapıldığının altını çizen Prof. Dr. Tavmergen, "Bu uygulamaların arasında tekrar edenleri de var. 82 bin uygulama yapılmış. Bunun dışında ülkemizde 22 bin donmuş, çözülmüş embriyo transferi gerçekleştirilmiş. Başarıya bakıldığı zaman eve çocuk getirme oranının ülke geneli için yüzde 22-23 seviyelerinde olduğunu bakanlık verilerine göre söyleyebiliyoruz. Gebelik oranı yüksek ama düşük, erken doğum etkili. Sağlık Bakanlığının son verileridir" diye konuştu.

"Kişiye özel tedavi başarıyı arttırıyor"
Tüp bebekte kişiye özel tedaviler hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Tavmergen, "Kişilerin ve çiftlerin tek tek ele alınması gerekir. Standart bir uygulamanın, standart bir ilaç tedavi protokolünün herkese uygulanmaması gerekir. Kadının ya da erkeğin yumurtalığı ya da spermi hepsi birbirinden farklı olabiliyor. Onların ihtiyaçları, kullanması gereken ilaçlar dahil olmak üzere yumurtlatma tedavisinde dozlar dahil olmak üzere, laboratuvarda uygulanan teknik, kullanılan besin gibi konularda farklı olabilir. Transfer edilecek embriyoların sayısı, transfer zamanı o kişiye, o çifte göre farklı olmalıdır. Sonrasında gebeliği desteklemek için kullanacağımız ilaçlar, kadının bazı özeliklerine göre seçilmelidir. Herkese standart bir uygulamanın yapılması başarıyı genelde negatif yönde etkiliyor" ifadelerine yer verdi.

"35'e kadar doğum bitirilmelidir"
Anne adayının gebelik yaşının mümkün olduğu kadar 35'in altında olmasının gebe kalma şansını olumlu yönde etkilediğini belirten Prof. Dr. Tavmergen, "Ülkemizde ortalama menopoz yaşı 47. Bundan yaklaşık 10 sene önce yumurtalıktan elde edilen yumurtaların kalitesi ve tabi ki de erkeğin spermleri olumsuz yönde etkilenmeye başlıyor. Mümkün olduğu kadar doğurganlığın 35'li yaşlara kadar bitirilmesinde fayda var. 37 yaşın üzerinde elde ettiğimiz eşey hücrelerin kalitesiyle de bağlantılı olarak ve sayısıyla gebe kalma potansiyeli yavaş yavaş olumsuz yönde etkilenmeye başlıyor. 40 yaşın üstünde ise maalesef bu etki oldukça dik bir şekilde olumsuz yönde gelişmeye devam ediyor" dedi.

"Sigara kadınlarda yumurtayı azaltıyor"
Yumurtası az olan kadınlarda gebelik şansını artırmak için her geçen gün yeni teknik uygulamaların ortaya konulduğuna değinen Prof. Dr. Tavmergen, "Anne olmak isteyen kadınların ihtiyacı olan en önemli şey sağlıklı, kaliteli ve yeterli sayıda yumurtaya sahip olmaları. Bazı kadınlar ne yazık ki bu şansa sahip olamıyor. Bazen genetik faktörler bazen de daha önce geçirilmiş olan yumurtalık ameliyatları, çikolata kisti gibi sorunlar kadınların anne olmasının önündeki en büyük engel olarak karşımıza çıkıyor. Ailesinde erken menopoz olanların ve sigara içen kadınların yumurta rezervlerinde azalma oluyor" diye konuştu.

"Genç yaştaki gebe kalma şansına yakın"
Tüp bebekte embriyo havuzlama yöntemi hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Tavmergen, "Yaşla ilgili ortaya çıkan bazı olumsuzluklar var. Birisi elde ettiğimiz yumurta hücresinin sayısında azalma, ikicisi elde ettiğimiz yumurta hücrelerinin genetik kalitesinde bozulma, üçüncüsü de yaptığımız bu yumurtlatma tedavilerinde kullanılan ilaçların rahim içi tabakasında oluşturduğu olumsuzluklar. Bu 3 olumsuz etkiyi bertaraf etmenin yolu havuzlama yöntemidir. Kadınlardan ayda birkaç kez yumurta toplayabiliyoruz. Eğer bu mümkün değilse ay aşırı ya da birer ay arayla yumurtalar toplanıp, döllendirilip, dondurulup saklanabilir. 6-7 embriyo elde ettikten sonra bunun genetik analizi yapıldığı takdirde, genetik yönden problemli olmayan embriyo belirlenip, bu rahim içine çözülüp yerleştirilir. O zaman gebe kalma başarısı, kadının daha genç yaştaki gebe kalma başarısına çok yakın oluyor" ifadelerine yer verdi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER