Meme kanserinde vaka sayıları da yaşam süresi de arttı

Özel Deva Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü Op. Dr. Hakan Dikme, son yıllarda meme kanserinde vaka sayılarının da, hastaların yaşam süresinin de arttığını söyledi.
Op. Dr. Hakan Dikme, meme kanserinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kadınlarda yaygın olarak görüldüğünü ifade etti. Son yıllarda hasta sayısının daha da arttığını vurgulayan Dikme, erken teşhis edilen hastalık ile birlikte meme kanseri olan kişilerin yaşam süresinin de arttığını vurguladı. Yaşam süresinin artmasında insanların bilinçlenmesi ve tedavi yöntemlerindeki gelişmelerin de etkili olduğunu anlatan Dikme, "Erken dönemde teşhis edilen meme kanseri vakaları, günümüzde tamamen tedavi edilebilmekte ve hasta kanserden kurtulmaktadır. Kanser tanısı konulan hastalar sosyal yaşamdan kopmamaları, morallerini yüksek tutmaları ve tedavi sürecinde yaşanabilecek sıkıntıları en aza indirecek önlemler açısından bilgilendirilmelidir. Hastaların günlük yaşamlarına devam etmelerini sağlamak, tedavi sürecinin olumlu sonuçlanması için oldukça önemlidir" dedi.

Erken teşhisin önemi
Hastalıkta erken teşhisin önemini tekrar tekrar vurgulayan Dikme, "Meme kanseri tedavisinde erken teşhis esastır. Erken teşhis için, meme kanseri taraması yaptırın. Çünkü hastalığın erken evrelerinde tedavilerin başarı şansı oldukça yüksektir. Bunun için 20 yaşından sonra 3 yılda bir doktor kontrolü yapılmaya başlanmalıdır. 40 yaşından sonra ise yıllık doktor muayenesi ve yıllık mamografi tetkiki mutlaka yapılmalıdır" şeklinde konuştu.

"Mamografiden korkmayın"
Op. Dr. Hakan Dikme, bir çok insanın mamgrofi tetkikinden aşırı radyasyon yayması nedeniyle kaçındığını belirterek, "Mamografi çekilmesi meme kanserinin erken evrede yakalanmasını sağlar. Yıllık olarak yapılması ile aşırı radyasyona maruz kalınmamış olunur. Mamografi çekimi sırasında memeye uygulanan sıkıştırma işleminin de kanser gelişmesine yol açmadığı bilinmelidir" ifadelerini kullandı.

Meme kanserinden korunmak için kaçınılması gerekenler
Dikme, meme kanseri riskini en aza indirmek için hastalığa neden olan değiştirilebilir risk faktörlerinin ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti. Hastalıktan korunmak için yapılması gerekenler konusunda da bilgi veren Dikme, "Hormonlu gıdalardan ve özellikle yağlı yiyeceklerden uzak durmalıdır. İlk doğumu 25 yaşından önce yapmalıdır. Emzirmeye özen göstermelidir. Alkol ve sigara kullanmamalıdır. Çünkü alkol ve sigara meme kanseri riskini arttırıyor" dedi.

Meme kanserinin belirtileri
Dikme kanserinin belirtileri hakkında da bilgiler vererek, "Memede ya da koltuk altında ele gelen kitle, sertlik veya şişlik görülür. Meme başından kanlı ya da şeffaf renkli akıntı olur. Ayrıca meme başında içe doğru çekilme, çökme ya da şekil bozukluğu gözlenir. Meme başı derisinde ise soyulma, kabuklanma gibi değişiklikler ortaya çıkar. Meme cildinde yara ya da kızarıklık, ödem, şişlik ve içe doğru çekintiler de dikkat çeker. Ayrıca memede büyüme, şekil bozukluğu veya asimetri ya da renginde değişiklik, kızarıklık gibi belirtiler meydana gelir" diye konuştu.